logo9logo9logo9logo9
  • Ana Sayfa
  • Neden Lale ve Gül?
  • Site Haritası
  • LoWar Music
  • İletişim

Kuranda Demir

  • Ana Sayfa
  • Kategori – Blog
  • -İslam Feneri Kur'an
  • Kuranda Demir
Kuran ve Psikiyatri
13 Aralık 2010
Mukaddes Kitaplar ve Kuran
13 Aralık 2010
Kategoriler
  • Kur'an
Etiketler

'Hadid Sûresi'nde şöyle buyurulur: 'Ve kendisinde çetin bir sertlik ve insanlar için (çeşitli) faydalar bulunan demiri de indirdik..."

Prof.Dr. Osman Çakmak

Demirin hayatımızdaki rol ve görevlerine dikkat edersek, onun elementler içinde ayrıcalıklı bir yeri olduğunu hemen fark edebiliriz. Düşünün, demirsiz bir medeniyet, mümkün değil. Dünyanın manyetik alanının dünya merkezindeki demir ile alâkası var. Kanda yaklaşık 5 gram kadar bulunan hemoglobindeki demir, oksijen ve karbondioksit naklinde görevlidir. Bu öneminden olsa gerek demir, Kuran’da dikkat çekilen elementlerden birisi olmuş. Üstelik 114 Kur’an sûresinden birisinin adı da ‘demir’ anlamına gelen ‘Hadid’dir.

‘Hadid Sûresi’nde şöyle buyurulur: ‘Ve kendisinde çetin bir sertlik ve insanlar için (çeşitli) faydalar bulunan demiri de indirdik…” (25. ayet). Âyette, demir için yerden ‘çıkarma’ yerine gökten ‘indirme’ anlamını taşıyan ‘enzelna’ ibaresinin tercih edilmesinin sebebi ne olabilir? … Kur’an âyetleri birden fazla mânâ tabakalarına sahip olduğuna göre demirin “gökten fiziksel olarak indirme” şeklinde bir anlamı da olmalı değil mi? Astronomi ile ilgili gelişmeler, dünyamızdaki demir elementi de dahil diğer ağır elementlerin dış uzaydaki dev yıldızlardan geldiğini söylemektedir. Buna göre bizler maddî vücudumuz itibariyle bir zamanlar bir yıldızın parçasıydık.. Bu, Güneşimizden çok daha büyük bir yıldız olmalıydı. Çünkü, astronomik gerçekler, demirin ancak birkaç yüz milyon dereceye varan sıcaklıklarda kâinatın en yüksek fırınları olan Güneşten çok daha büyük yıldızların fabrikalarında imal edildiğini söylüyor. Halbuki Güneşimiz 15 milyon derece reaktör sıcaklığı ile büyük elementleri üretemeyecek kapasitede bulunuyor. İlk yaratılıştan kısa bir süre sonra kâinat hemen tamamen hidrojenden ibaret hâle gelmişti. Tek protonlu ve tek elektronlu atom olan hidrojen, kâinat kitabının ilk harfi olduğu gibi diğer elementlere de analık etti. Yıldızların kalbi, milyarlarca atmosfer basıncı ve—kırmızı dev safhalarında olduğu gibi—milyarlar derece sıcaklığa varan ısısıyla birer element üretme fabrikası gibi çalıştırılır. Hidrojenden başlayan elementlerin yaratılış serüveni demire kadar sürer. Demir son duraktır.

Kâinatın yaşayan ve sonra ölen gaz-toz bulutları mezarlığındaki her şey, ister küçük olup, önce beyaz cüce, sonra karacüce (demir yıldız), ister biraz daha büyükçe (nötron yıldızı)olsun, demir haline gelmiş yıldız çekirdeğinden oluşuyor. İsterse karadelik oluşturacak büyük bir güneş olsun, son durak demirdir. Yıldızlar büyüklüklerine göre farklı kadere sahip olduklarından çok daha büyük yıldızlarda, yıldızın çekirdeği kırmızı dev safhaları sonunda tümüyle demirle dolunca bu safhadan sonra merkezdeki ışınım ve ısı basıncı durur. Bu durumda dev yıldızda muazzam ağırlık artık dengelenemez hâle gelir. Sonuçta öyle bir patlayış (Nova ve Süpernova) gerçekleşir ki, yıldız bir anda bir galaksideki tüm yıldızlar kadar ışınım saçar. Bu patlama ile bir yandan demirden daha büyük elementler yaratılırken, diğer yandan da oluşan şok dalgaları ile yeni yıldız sistemleri kurulur. Aynı zamanda patlama ile uzayın uzak köşelerine fırlatılan yıldız parçalarıyla yeni gök sistemleri teşkil edilir. İşte Güneş, Güneş sistemi içindeki gezegenler ve bu arada Dünyamızın da, çok eski zamanlarda gerçekleşmiş bir süpernova patlamasının sonucunda oluştuğu ortaya çıktı. Yukarıda ifade ettiğimiz gibi Dünyamıza demir gök taşları uzay taşları halinde süpernovalardan taşınmıştır. Âyette bildirildiği şekilde demir ‘Dünyaya indirilmiştir’ Evet, yerküremizde bazı ağır atom türlerinin bulunması, Güneş sisteminin oluşmasından kısa bir zaman önce yakınlarda bir süpernova patlamasına işaret etmektedir. Dünyamızda rastlanan kimyasal element bolluğuna ve nisbetine baktığımızda, bunların, kırmızı devler ve süpernovaların yüksek enerjili laboratuvarlarında imal edildikleri anlaşılıyor. Çevremiz hatta organlarımızı teşkil eden karbon ve oksijen elementine, kandaki demir elementine varıncaya kadar hayatı mümkün kılan elementler, çok uzun zaman önce ve çok uzaklarda kırmızı dev yıldızların fabrikasında akıl almaz yüksek sıcaklıklarda imal edilmişlerdir. Süpernova patlaması, ölen yıldızda sentezlenmiş oksijen, karbon ve yaşam için gerekli öteki elementleri uzaya saçıyor ve patlama sürecinde bakır ve nikel gibi daha ağır elementler de oluşuyor.

Âyetin zâhir anlamını destekleyen ikinci bir husus ise, gök taşları yoluyla hâlâ dünyaya demir indiriliyor olmasıdır. Çünkü dünyamıza her gün sürekli ufak boyutlu gök taşları yağmaktadır. Bunlardan çok azı yere kadar inse de çoğunluğu sürtünmeden dolayı un ufak olarak tanecikleri yağmur tanelerinin merkezinde yağmur damlaları ile birlikte yere inerler. Gök taşları genelde yukarıda sözünü ettiğimiz yıldız artıkları olduğundan, önemli oranda demir ihtiva etmektedir. İnsanlar ilk kez maden kullandıklarında bulabildikleri madenler bakır ve bronzdu. Ancak zaman zaman toprakta buldukları bazı maden parçalarından çok daha sert ve çok daha sivri ve dayanıklı mızrak uçları ve saban demirleri yapabiliyorlardı. Ama ne varki bunları kullananlar dünyaya uzaydan düşmüş olan nikel-demir göktaşları kullandıklarını bilmiyorlardı. Bu maden parçaları o kadar büyük bir araştırmaya neden olmuştur ki, medeniyetin ilk geliştiği Orta Doğu’da demir göktaşlarına artık rastlanılmamaktadır. Bunların yerleri çok eskiden belirlenmiş ve hepsi de kullanılmıştır. Medeniyetin ilk geliştiği Orta Doğu’da insanlar ancak 1500 yıl önce demir cevherinden (oksitlenmiş demirden) demir elde etmeyi öğrendiler. Ve o zaman maden için göktaşlarına bağımlı kalmaktan kurtuldular. Demek ki birer yıldız artığı olan demir ağırlıklı göktaşlarının dünyaya gelmesi sadece bize dış uzay hakkında değerli bilgiler vermiyor; bundan öte insanlar için saf demir kaynağı idiler. Oksitlenmiş demiri kimyasal işlemden geçirmeyi bilmeyen insanoğlu uzun süre bu kaynaktan silah, saban vs demir eşyaları yaptılar. Sözün kısası “demir madeni” muhtemelen Dünya gezegeninin yaratılışı sıralarında veya daha önceleri, yakında patlayan bir Süpernova olayı ile ayette bildirildiği gibi diğer ağır elementlerle birlikte demir de taşındı. Gök taşları vasıtasıyla da hâlâdünyamıza demir indirilmektedir.

 

Kaynak: Zafer Derg., Haziran 2005, sayı: 342.

İlgili diğer yazılar

17 Temmuz 2025

Allah Kimleri Sever, Kimleri Sevmez?


Read more
13 Nisan 2025

Eşcinsellik Lut Kavminden Önce Yok muydu?


Read more
22 Mart 2025

Hidayet Allah’tan, Tercih Kuldan


Read more

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İndirme Linki #1 (Google Drive)
İndirme Linki #2 (MediaFire )

Sayfamızı beğenerek son eklenen içeriklerden hemen haberdar olun:

Tulip and Rose (Lale ve Gül)

Kategoriler

  • –Kur'an'ı Anlama Notları
  • -İslam Feneri
    • -Eleştirilere Cevaplar
    • Ahiret
    • Akıl/Düşünmek
    • Allah/İman
    • Çeşitli Konular
    • Diğer Dinler
    • Dua/Zikir
    • Eğitim
    • Hac
    • İhtida/Fark Ediş Öyküleri
    • İnancın Yaşanması
    • Kadın
    • Kur'an
    • Müzik/Resim/Sanat
    • Namaz/Abdest/İbadet
    • Oruç/Ramazan
    • Peygamberler
    • Rasulullah/Ashab
    • Şirk (En Büyük Günah)
    • Tasavvuf
    • Zekat-Ekonomi
  • Düşünce Limanı
  • Engel Tanımayanlar
    • Film Tavsiyeleri
  • Faydalı-Önemli Bilgiler Çantası
    • Sağlık Bilgileri
  • Hazine (Download) Sandığı
    • Faydalı Ücretsiz Programlar
    • PDF Makaleler/Kitaplar
    • Video Sergisi
  • Hikayeler Diyarı
  • İstanbul Rüyası
  • Kitap Podyumu
  • Müzik Kutusu
    • Müzik Programı/Belgeleri
    • Müzik Yazıları
    • Nota/Akor
  • Öğretmenler Odası
  • Osmanlı Güneşi
  • Reklam Gezegeni
  • Resim/Tiyatro/Sinema Atölyesi
  • Şekerleme Kavanozu
  • Sevgi Pınarı
  • Zihin Geliştirme Salonu

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-ShareAlike 4.0 International License.