Yaratmak Allah’a Mahsus Değil mi?
Kur’an’daki Ahsenül-Halikin (Yaratanların en güzeli) اَحْسَنُ الْخَالِق۪ينَۜ (Mü’minun [23] 14; Saffat [37] 125) ifadesi akla, “Acaba başka yaratıcılar da mı var?” sorusunu getirmektedir. Öncelikle bilinmelidir ki, Kur’an’daki ha-la-ka fiili yoktan yaratmak için değil, mevcut hammaddelerden yeni bir şey yaratmak için kullanılmaktadır. Kur’an’da bu fiil hem Allah hem de insanlar için kullanılmaktadır:
“İyi bilin ki o yaratma الْخَلْقُ (el-halk) da emretmek de onundur.” (Araf [7] 54).
“De ki, Allah her şeyin yaratıcısıdır خَالِقُ (halik)…” (Rad [13] 16).
‘‘…Benim iznimle çamurdan kuş şeklinde bir şey yaratıyor/yapıyor تَخْلُقُ (tahluku) içine üflüyordun, benim iznimle kuş oluyordu (İsa)…’’ (Maide [5] 110. Ayrıca bkz. Al-i İmran [3] 49).
“O (günün) dünyasında (sütunlu İrem şehrinin) bir benzeri daha yaratılmamıştı/inşâ edilmemişti يُخْلَقْ (yuhlak).” (Fecr [89] 8).
Fakat Kur’an’da bunun yanında yoktan yaratmayı ve Allah’a özgü olan fiiller de vardır. Bunlar örnek olarak: Fâtır (yoktan yaratan), Bedî’ (örneksiz, örneği olmadan yoktan yaratan), Bâri’ (yarattığı her şeyi diğerlerinden farklı yaratan).
Bâri’: “O Allah yaratan الْخَالِقُ (Halik), yoktan var eden الْبَارِئُ (Bâri’) şekil verendir…” (Haşr [59] 24).
Fâtır: “Hamd/övgü, gökleri ve yeri yoktan yaratan فَاطِرِ (Fâtır)… Allah’adır.” (Fâtır [35] 1).
Bedî’: “Gökleri ve yeri, örneksiz yaratandır بَد۪يعُ (Bedi’)…” (Bakara [2] 117).
Dolayısıyla yoktan yaratanlar değil, vardan oluşturanlar çoktur. Yoktan yaratma Allah’a mahsustur.