


Dilencilere Vermek Zorunda mıyız?
Duha suresinin 10. ayeti genelde, “İsteyeni السَّٓائِلَ geri çevirme / azarlama,” yani dilenciye verin şeklinde çevrilir. Ayette istenilen şey somut olarak belirtilmemiş olmakla birlikte, bağlama bakıldığında; istenilen şeyin “bilgi edinme,” “hakkı öğrenme,” “korunup gözetilme” olduğu anlaşılmaktadır. Bir sonraki, yani 11. ayetten de bu anlaşılmaktadır (Erhan Aktaş, Kerim Kur’an, Duha 10). Ayetteki “sail” kelimesinin başka ayetlerdeki kullanıma baktığımızda, örneğin Mearic [70] 14’te “sormak” anlamı verildiği görülür.
Zekât, sadaka, infak gibi ibadetler elbette Mü’minlerin hayatında çok önemli kavramlardır. Ama yardım ederken, gerçekten ihtiyacı olanlar ile insanları sömürenleri birbirinden çok iyi ayırt etmek gerektiği de unutulmamalıdır. Nitekim insanların merhamet duygularını sömürerek, çocukları istismar ederek çok büyük paralar kazanan sahtekârların olduğunu da unutmamak gerekir. Bundan dolayı gerçekten muhtaç olan kişiler bulunup onlara verilmelidir.
Not: “Git Allah versin.” demek bir kâfir sözüdür (Yasin 47). Lütfen bu hataya düşmeyelim.