Asr-ı Saadette Müslümanlar ile Müşriklerin Kıyafetleri Arasında Fark Yoktu!
O zamanki Müslüman askerlerin tek tip elbiseleri (üniformaları) yoktu. Kıyafet birliğine, karşı taraftaki gayrimüslimler arasında ise daha da az rastlanıyordu. Bunun için Müslümanlar, kendi kardeşlerini düşmanlarından göğüs göğse çarpışma esnasında önceden tespit ettikleri parolaları bağırmak suretiyle (mesela ‘‘Ehadun Ehad/Birdir bir’’) ayırt ediyorlardı. Hz. Peygamber daha sonra şu uyarıyı yaptı: “Ey Müslümanlar! Allah’ın sizlere yardımcı olarak gönderdiği melekler, işaretler taşımaktadırlar; o halde sizler de işaretler edinin.” Tedarik edebilenler, derhal başlık ve miğferleri üzerine, yünden uzantı şeklinde parçalar ilave ettiler (Tefsîrü’t-Taberi, Al-i İmran 125’in tefsiri; Kenz’ül-Ummâl, V, No. 5349’dan naklen: Muhammed Hamidullah, Hz. Peygamberin Savaşları ve Savaş Meydanları, çev. Salih Tuğ, Yağmur Yay., 4. bsk., İstanbul 1991, s. 70-71).